'GÖZALTI TORBALARIMI ÇOK SEVİYORUM!'

Kara Sevda dizisinden sonra yıldızı parlayan Neslihan Atagül Doğulu, Türkiye'nin yanı sıra dünya çapında da sevilen bir isim haline geldi. Güzel oyuncu, özel hayatıyla ilgili önemli detayları Hürriyet'e verdiği röportajda açıkladı.

İşte o röportajdan satır başları:

Instagram hesabınızda alt dudağınızın içine yaptırdığınız ‘K’ dövmesini paylaştınız. Neden eşinizin adının başharfini alt dudağınızın içine yazdırdınız?

- Canım istedi.

Peki bir gün aşk biterse? O dövme n’olacak?

- Bundan sonrası için bir varsayımda bulunmayacağım ama Kadir benim hayatımı özel kılan en büyük varlıklardan. Onun isminin dudağımın içinde dövme olması, parmağımda yüzüğünün olması, soyadını taşımak benim için başka bir enerji.

Bir de ‘gözaltı torbalarınızdan ameliyat olduğunuz’ söylentisi var ortalıkta dolaşan...

- Hayır, olmadım. Bilakis göz altı torbalarımı çok seviyorum. Çünkü babamdan bana yadigâr. Gelelim bir diğer paylaşımınıza...

Bir süre önce sosyal medyada makyajsız bir videonuzu paylaştınız. Beğenenler gibi eleştirenler de oldu. Kadınların sürekli dış görünüşleri üzerinden tartışılmasına ne diyorsunuz?

- Duruma kadın-erkek olarak değil, insan olarak bakıyorum. Sosyal medyada paylaştığım fotoğrafların çoğu makyajsız. Eleştiriler beni rahatsız etmiyor. Hayat felsefem, kusuru değil güzelliği görmek. Eğer bir kusur görüyorsam o bende de vardır. Beni güzel görüyorsan aslında kendi içindeki güzelliği görüyorsun.

Peki internetin bir sonucu olan bu linç kültüründen nasıl sakınabiliriz?

- İnsanların hayata geliş amaçlarını, mesleklerini neden yaptıklarını, neden çalışmaları gerektiğini merak etmeleri ve hayata soru sormaları gerek. İnternet sadece sosyal medyadan ibaret değil, birçok yararlı bilgiye de ulaşmamızı sağlayan değerli bir mecra.

Akyaka’da eşinizle birlikte, elinizde torba, çöpleri toplarken çekilen fotoğraflarınız magazin manşetlerindeydi...

- Kadir’le kamp yapıp doğada olmayı seviyoruz. Her yerde deli gibi çöplerle karşılaştığımız için genelde yanımızda büyük boy çöp torbası oluyor. Orada da yine her yer çöp doluydu, utanç vericiydi.

Çöp toplarken çekilen fotoğraflarınıza yapılan bazı yorumlarda konu giydiğiniz bikiniye gelmiş...

- Oraya bir karı koca tatile gidiyor, güzel vakit geçirip dönmeden önce çöpleri topluyor. Senin orada görmen gereken bikini mi? Çöp mü? Ohoo o daha çok yolumuz var.

Doğadan konu açılmışken iki senedir karavanla tatil yapıyorsunuz. Nedir cezbedici yanı?

-Hep bir acelem varmış, bir yerlere geç kalmış gibi yaşıyordum. Karavanla acelen olmadan, hayatı gelişine göre yaşıyorsun. Âşık olduğum insan, köpeklerimiz ve sırtımızda evimizle istediğimiz hayatı yaşıyoruz.

8 yaşında oyuncu olmayı kafaya koyuyor, ajansınızı bile kendiniz bulup kaydoluyorsunuz. Herkesin gözü önünde büyümek nasıl bir şey?

- Beni sokakta birinin çekmesine bir şey diyemem. Gazetecidir, işi budur. Ama çektiğin halde yalan şeyler yazıp basarsan o zaman insanlığını sorgularım.

Son günlerde arkadaş ortamlarınızın konusu ne?

- Yeri geliyor sanat, yeri uzaylılar... Spesifik bir şey söyleyemem ama Türkiye’de yaşayan biri olarak elbette ülke gündemini de konuşuyoruz.

Toplumu nasıl görüyorsunuz?

- Toplum olarak bir uyanıştayız. Umarım gözümüzde perde olmadan, birbirimizin gözlerinin içine bakıp fikir özgürlüğü içerisinde, filtresiz konuşabiliriz.

Filtresiz konuşmak dediniz. Kendinize otosansür uyguluyor musunuz?

- Otosansür zaten artık bilince işlenmiş hatta belki de kaslarımıza bile işlemiş olabilir. Özellikle de bir kadın olarak. Bunu yaşamak istemiyorum. Kendime koyduğum hedef, canım ne istiyorsa onu yaşamak.

Eşiniz Kadir Doğulu’yla ilişkinizi nasıl anlatırsınız?

- Hissettiklerimin birebir kelime karşılığı olmadığı için ya çok konuşmam gerekir ya da uzun uzun susmam...

Sen hangisini tercih edersin? Onu ilk gördüğünüzde ne hissettiniz mesela?

- İlk tanıştığımızda odağım bambaşkaydı, kimseyi görmek istemediğim bir dönemdi. Bir şey hissetmediğimi düşündüm ama yanılgıymış. Kadir’e çoktan âşık olmuştum. Tabii bunu kendime zamanla itiraf ettim. Merhameti, zekâsı, vicdanı... Birini tanıyıp okuyabilmek bir lütuf. Ben Kadir’i, Kadir beni okuyabiliyor.

Kıskançlık var mı? Birbirinizin işlerine ne kadar müdahale edersiniz?

- Kadir sektöre benimle başlamadı. Ona bu işi nasıl yapması gerektiğini öğretemem, o da bana. Fikir alışverişi yaparız tabii ama bunlar daha çok menajerimiz Önem’le konuştuğumuz konular.